13 Kasım 2012 Salı

Bir 29 Ekim anısı...


29 Ekim Seferberlik yürüyüşüydü konu. Geride duramaz kayıtsız kalamazdık. Köprüden önce son çıkış gibiydi bizim için bir nevi. Artık dönüşü yoktu. Bu sebeple bayram tatili için gitttiğimiz İzmir'den, gece saat 4.30da Ankara'ya gitmek için ayrıldık. 6 saat sürdü yolculuğumuz. 

Şehir girişlerinde jandarma noktaları gördük, ki bunlar muhtemelen toplu girişlere yönelikti, ama bizim geçişimizde sorun olmadı. Ulus'a zar zor gireceğimizi zannediyorduk. Ama hemen Ulus merkezindeki bir otoparka bırakıp arabamızı kalabalığa katılabildik. Sırt çantamıza lens suyu mendil falan koymayı da unutmadık polisimizin merhametini hesaba katarak. Geç kaldığımız için limon alamadık yanımıza. 

Gece Taksimden hareket edecek TGB otobüslerinin ceset torbası vs gi
bi saçma nedenlerle bağlandığını ve Taksim'e yollanmadığını duymuştuk, tıpkı diğer illerdeki gibi. Hatta bir arkadaşımız gelemedi bizle buluşmaya bu sebeple. Kalabalık gitgide büyümeye devam ediyordu. Kortejin en başına, ses sisteminin olduğu arabanın oraya doğru geçmek istedik. 10-15 dk kalabalık içinde yürüdük fakat arabanın oraya gidemedik. 1. meclisin hemen önünde yer almış, yürüyüşün başlangıcını yapacak olan TGB'nin yanına ulaşabildik neredeyse 20 dakikada
.
Toplanma alanından bir kare...

Toplanma alanından bir başka kare...





















1. Meclis Binası Önü
Fotoğraf caddenin altındaki barikatları aşıp yukarıdaki esas kalabalık ile birleşmeye çalışan 10binler ve 1.meclis önündeki barikatı göstermektedir. 
1.meclisin etrafı polis kordonuna alınmış, Anıtkabir istikametine giden yolun başına ve sonuna barikat kurulmuştu.Biz kardeşimle TGBlilerle beraber polisin hemen önünde insan kordonu oluşturup arada tespit ettiğimiz bir kaç provakatörün polise saldırmasına, polisin de bize biber gazı sıkmasına engel olmaya çalıştık.

Fotoğrafta göz yaşartıcı spreyden etkilenmesine rağmen provakatörleri engellemeye çalışan TGB lileri görebilirsiniz.

CHP milletvekili İsa Gök ve Kamer Genç de bizimleydi. Fakat çok fazla insan gaza gelip de polise tepki gösterince (bunların çoğu sivil polis veya görevlendirilmiş elemanlardı bizce) polis de biber gazı sıkmaya başladı. İlk biber gazı sprey gibi olduğundan doğrudan temas etmeyen bizlerde sadece yanma ve hapşırma gibi etkileri oldu. Kamer Genç o sırada biber gazından gözleri sulanmış nefes alamaz halde önümden geçti yol açtık. Aynı durumda olan İşçi partisi yöneticilerini de gördüm. Kalabalık gitgide büyüdü ve sonucunda polislerin de provakasyonu ile insanlar polise tepkilerini arttırdı. Ama ortada gaz bombası atacak sebepler yokken bir anda dibimize bir bomba düştü. Herkes kaçışmaya başladı. Tam kaçarken ayağımın yanına bir tane daha düştü ve o baya etkiledi beni. Bu sırada kardeşimle de ayrı düştük tabi ki. 2. gaz bombasıyla beraber tazyikli su sıkıldığını yakinen tecrübe ederek fark etmiş oldum. Yanlışlıkla suratıma gelen suyun rahatlatıcı bir etkisi olduğunu da o an anladım. Geriye doğru kaçan 10larca insan bir anda polise doğru harekete geçti. Tazyikli sulara o an direnmeye başladık. Haberlerdeki siyahlı teyzeyi de o an yerde yatarken gördüm. Hemen akabinde direnen liseli TGBlileri gördüm. Tekrardan kordon oluşturmaya çalışıyorlardı, katıldım. Bu sırada alt caddeden barikatın arkasına dolanmış olan kalabalık git gide büyüdü. Onlara da su sıkmaya başladılar. 

O an TGB Genel Başkanı İlker Yücel'in "Yıkıyoruz" anonsu ile harekete geçen TGBliler ve kararlı bir şekilde barikata yönelen halk ile hep beraber barikatı yıktık. Yıkar yıkmaz TGB lilerle beraber yine kordon oluşturup polisleri korumaya aldık ki olaylar AKP'nin istediği gibi gelişmesin. O sırada gazdan en çok nasiplenmiş, etkilenmiş olan kordondakilerin gözüne CHPli bir teyze tek tek limon süre süre ilerledi kordon boyunca. O durumda bile bize su sıkmayı bırakmadılar vicdanlı polis kardeşlerimiz. Fakat daha çok insan barikatı aşıp polisin karşısına dikildikçe polisler geri çekildi ve zafer faşizme karşı omuz omuza direnenlerin oldu!


Tazyikli su sonrası ben. Gözlerde de limon parçaları mevcut.
Bir teyzeden aldığım kurtarıcı limonum.
Gaz bombası görmeyenler için "Gaz Bombasının Temel İlkelerine Giriş"


Yürüyüş esnasında çekilmiş bir kare...
Burada daha kortejin ortasında bile değilim...
Sonrasında ise Anıtkabir'e yürüyüşümüz yaklaşık 45 dk sürdü.Yürüdükçe kalabalık büyüdü. Başı sonu görünmeyen bir yığın haline geldik. Anıtkabire yürünürken biz kardeşimle beraber kortejin ortalarında buluşabildik. Başına zar zor da olsa ulaştık Anıtkabir'in avlusunda kortej durunca. Fotoğraflardan da görebileceğiniz insan selinin Anıtkabiri doldurmasını izleme şansına eriştik merdivenlerden. Atamızın huzuruna çıktık yarım saat avluda durduktan sonra. 1 saat geçtikten sonra biz Anıtkabiri terk ederken bile daha gelmekte olan kortejin sonu görünmüyordu. İyi ki engellediler diyesim geldi. Herkesin yüreğine ayağına sağlık gelen!














Cumhuriyeti yeniden ilan etmeye giden TGB kağnıları...
Anıtkabir merdivenlerinden...
Aynı yoğunlukta insan girişi benim içeride bulunduğum 1 saat boyunca devam etti.
Anıtkabir merdivenlerinden...
Anıtkabirden bir video...




9 Kasım 2012 Cuma

Bir darbe düşünün...

Bir darbe düşünün. Düşündünüz mü? Şimdi söyleyin bu darbeye kaç TSK personeli önderlik etti? 3? 5? Hadi bilemedin 10? Olmadı düşünemediniz. Hayal gücünüz kısıtlıymış. 300'ün üzerinde rütbeli darbe yapmak istemiş günümüz Türkiye'sinde. Öyle diyorlar öyle savunuyorlar. Utanmıyorlar. Delil ne diyoruz? Word belgesi diyorlar. Baskı alınıp imzalanmış mı peki? Hayır. Ama oluşturan kullanıcının adı generalin adı diyorlar. Soruyoruz "arkadaş CD buldunuz tamam, ama parmak izi buldunuz mu üzerinde?" Cevap "Parmak izi yok CDde". Nerde bulundu bu CD? Çalışma masasının üzerinde. Parmak izi bırakmayacak kadar titiz çalışan gizli çalışan adam gelmiş CDyi masasının üzerinde muhafaza etmiş. Hanginiz inandı buna Allah aşkına? Adam belge saklamışmış? Nereye? Dolap rafına. Arkadaş bu adamlar gerizekalı mı ki gizli birşeyi bu kadar açık yerlere koysunlar? 

Bir darbe düşünüyorduk en son. Düşünün tekrar. O darbeyi ortaya çıkaran herkes gizli tanık. Gizli olmayanlar da PKKlı veya Tuncay Güney! Kurtarıcılarımız çok yaşa! Ne idüğü belli olmayan Tuncay Güney sizi tatmin ediyor mu iddaalarında? Bu kadar mı düştünüz? PKKlıların darbeye karşı duruşları sağolsun! Şemdin Sakık da AKP gibi gömlek değiştirmiş itirafçı olmuş. İnanıyor musunuz? Söylediklerinin hasmı olan generalleri mahkum etme amacı taşıdığı hiç mi aklınıza gelmiyor? Tanık Osman gibi Ataşehirde bir türlü bulunamayan örgüt evleri veya verildiği iddaa edilen emirler üretmediğini nerden biliyoruz Şemdin Sakık'ın? Size çok can alıcı bir soru; terörist başı Abdullah Öcalan çıkıp da Ergenekon-Balyoz müdahili olsa ve tanık olsa söylediklerine inanacak mısınız? Madem çoğunuz inanmayacak, ee o zaman neden 2. adam Şemdin Sakık'a inanıyorsunuz? 1. adam yalancı 2. adam doğrucu mu? Daha kimbilir kimler bu yaratılan gizli tanık terörüne katkı sağlıyor? 

Bir darbe düşünün yine. Darbe düşünün ki AKP karşıtı herkesin destekçisi olduğu. Ama bu kadar geniş halk talebine, 300ün üzerinde rütbeli asker, 10larca gazeteci ve aydına rağmen kahraman(!) PKKlılar, Tuncay Güney, eski tetikçiler sayesinde engellenmiş bir darbe. Darbelerde işkence görmüş insanların "Napıyorsunuz? Bu yaptığınız hukuk katliamı." dediğinde yanlısı olduğu bir darbe bu. İşkence görmüş adamı darbeci ilan etmek bu kadar kolay bu ülkede. Ben de bu yazıyı yazdım diye darbeci oldum hatta. Öyle de bir darbe işte.

Merhabalar

Blog sitem yayın hayatına biraz geç başladığı için hepinizden özür dilerim. Siyasi fikirlerimin, paralel siyasi fikirler ile kitaplardan çıkarılan özetler ile desteklenerek yazılacağı bir blog olacak. Burada yazılan hiçbir yazı hakaret içermeyecektir. Gerçek neyse onu yazacağım. Yanlış yazdığım hususlar tabi ki olabilir. Bu konuda uyarılar yaparsanız çok sevinirim. Yorum yapan değerli okuyucular da yorumlarında hakaret etmemeye dikkat ederse yazılarımızı dava açmaya mahal vermeyecek şekilde devam ettirebiliriz.

Fatih Köstem

26 Nisan 2012 Perşembe

YAPIM AŞAMASINDADIR.

Bu blog yapım aşamasındadır. Tek blog sitem bu olacak. Başkalarına itibar etmeyin.

Kim olduğumu https://twitter.com/#!/fatihkostem adresindeki paylaşımlarımı okuyarak öğrenebilirsiniz.